Dönemin ABD başkanlarından Jimmy Carter
Elisabeth Sinagog'un da
İngiliz derin devletinin think tank
kuruluşlarından gelen güç sahibi Yahudilere bir açıklama yapıyordu.
Diyordu ki " Sizinle aynı Tanrı'ya
inanıyoruz. Sizinle aynı kitabı inceliyoruz. İsrailin varlığını sürdürebilmesi
sadece bizim yani ABD'nin uyguladığı siyasete bağlı değildir. Bu hepimizin
üzerine düşen ahlaki bir görevdir. Bütün imkanlarımızı seferber ederek, askeri
siyasi ekonomik, İsrail'in bekası için çalışmalıyız. "
Hristiyan olan bir ABD başkanı neden Musevi
olan bir ülkenin bekası için çaba sarf eder? Bu sorunun cevabını hepimiz
biliyoruz evet kabul.
Bakın Masonlukta dereceler vardır. Kıdem
derecesidir bunlar. 33. dereceye yükselen Mason biraderine bir madalya verilir.
Madalyanın üzerinde şöyle yazar "Ordo ab Chao" kaostan doğan düzen.
Bunların yaptıkları da tam olarak budur. Önce
darbeyle, terörle, suikastle, toplumsal infial olayları ile kaos çıkartırlar.
Sonra ise kendi düzenlerini kurarlar.
11 Eylül terörü, Pentagon saldırısı, İngiliz
Milletvekili Bayan Cox'un öldürülmesi, Rus büyükelçinin öldürülmesi bunların
hepsi kaosdan düzen operasyonlarıdır.
Bakın Küba devlet başkanı Fidel Kastro diyor
ki ; "11 Eylül amerikanın ve Bush'un işidir. Usame bin ladin de, Bush'un
dünyayı korkutmak için kullandığı CIA ajanıdır. "
Saldırılardan hemen sonra bir anda dünya gündemine
giren Ladin ve El Kaide örgütü, uzun süre konuşulmuş ve üzerlerine bir çok şey
yazılıp çizilmişti. Konuşulanlar arasında en dikkat çekici olanı Bin Ladin'in
aslında bir Amerikan ajanı olduğuydu.
Özellikle Küba devlet başkanı Fidel Castro'nun Ladin
hakkında söylediği; “Ladin, ABD eski Başkanı George W. Bush dünyayı korkutmak
istediği zaman ortaya çıkan bir CIA ajanıdır” şeklindeki sözleri, soru
işaretlerini çoğaltmıştı. Hatta Wikileaks belgelerinde, Ladin-Amerikan
ilişkileri üzerine çok gizli bilgiler de olduğu zaman zaman dile getirilen bir
durumdu.
Peki bu iddianın aslı astarı var mıydı?
Bilindiği kadarıyla Bin Ladin ve Amerika ilk defa,
SSCB'nin Afganistan'da yürüttüğü operasyonlara karşı birlikte hareket ettiklerinde
temas etmişlerdir. Bu temasın sonrasında neler yaşandığının kesin bir kanıtı
yoktur. Ancak geçmişe dayanan bir Amerika-Ladin ilişkisi olduğu inkar edilemez.
Ladin bir CIA ajanı mıydı? Kim bilir?
Bakın İngiliz Derin Devleti'nin en önemli
adamlarından birinin ismini vereyim size. Michael Micher... İngiliz Lordlar
Kamarasında diyor ki "Böylesine devasa öneme sahip bir saldırının, bu
kadar şüpheye rağmen halen gizli kalmasını hiçbir mantık kabul edemez"
O zaman buradan şunu anlıyoruz ki 11 Eylül
bir terör saldırısıdır. Bu terör saldırısının arkasında ise Amerikan Derin
Devleti vardır. Ve bu saldırı da bir kaostan düzen operasyonu uygulanmıştır.
Ortadoğu'ya girebilmek adına dünyayı ve
amerikan halkını ikna etmek için kaostan düzen operasyonudur 11 Eylül olayı.
Dünya üzerinde saldırı düzenlemenin en zor olduğu
noktalardan birisi de Pentagon binasıdır. İnanılmaz yoğun bir güvenlikle
korunan bu binaya bir uçağı düşürerek saldırı düzenlemek "ha" deyince
olacak bir şey değildir.
Komplo teorisyenlerine göre Pentagon'a uçak falan
düşmemişti. Ortalıkta bulunan uçak enkazı olarak gösterilen parçalar da
düzmeceydi.
Açıkçası Pentagon'un saldırıdan hemen sonraki görüntülerine
bakıldığında da net bir şekilde uçak kazası olduğunu söyleyebilmek güç.
Ancak ortada uçak enkazından parçalar yok mu?
Var.
Peki uçağın büyük bir bölümü nerede?
Yok.
Yani komplo teorisyenlerinin bir noktada dayanaklarını
görmezden gelemiyoruz. Ancak peki o zaman Pentagon binasındaki yangın ve
patlamanın sebebi neydi?
Daha geniş bilgi Gizli Örgütler ve Tarikatlar Kitabımızda...
0 Yorumlar